Uzun bir süredir siyasi ve ekonomik sistemin mi kusurluğu olduğunu yoksa insan doğasının mı kusurlu olduğunu düşünüp dururdum.
Ancak şunu anladım ki ne ekonomik ne de siyasal sistemler ne de kötü demagoglar bunun sorumlusudur.
Bir futbolcu ezeli rakibine fazla para için transfer olabilir. Bir siyasetçi bu güne kadar savunduğu ideolojiden dönüp başka bir partiye geçebilir. Bir gazeteci yazdığı yazıların tam tersini yazmaya başlayabilir.
Biz buna profesyonellik diyoruz.
Herkes çıkarına göre 360 derece dönebilirken bizim savunduğumuz şeyler ne uğruna? Hani kurbağanın suyunu yavaş yavaş ısıtırsın da suyun ısındığını fark edemeden geberir gider ya biz de bazı şeylerin değiştiğini farkedemeden geberip gideceğiz.
Her siyasi ve ekonomik sistemin kusurlu olduğunu/kusurlu olacağını bilip kendi hatamızı örtbas ediyoruz. Dolayısıyla sorun sistemden ziyade zihniyette.
anayasa var ama takan yok
hukuk var ama adalet yok
kalifiye eleman var ama liyakat yok
din var ama ahlak yok...
Dediğim gibi sorun sistemde değil zihniyette. Amına kodumun devletinin elinin değdiği yerde liyakat olmuyor orası ayrı da hiç mi yok aranızda demokrat insan? Ölüm gibi bir gerçeğin olduğu dünyada ne için yaşıyorsunuz? Şeref, namus, haysiyet LetGo'da satılmıyor. Gerekli koşullar ve şartlar sağlandığında her insanın 360 derece dönebilme ihtimali varken sözüm ona aralarından biri de çıkıp demiyor biz ne yapıyoruz diye.
Değişmeyen tek şey değişimdir.
Bu lafı küçükken berbere tıraş olmaya gittiğimde berberin dükkanının önünde görürdüm. Çok sene sonra üniversite yıllarımda anladım ki bu söz Karl Marx'a aitmiş. O amk Noel babasının da bu sözü Heraklitos'un '' Aynı nehirde iki kere yıkanılmaz '' sözünden arakladığına eminim.(berber Selman kimden arakladı ondan emin değilim.)
Sorun şu; Her şey değişiyor, gelişiyor ancak biz yıllardır süregelen bir zihniyet çıkmazının içindeyiz. 1950'lerde 1960'larda ne isek şu an o durumdayız. Kendimiz için bir şey yapamadığımız zaman bir zihniyete boyun eğiyoruz.
Oruçluyken duş aldım orucum bozuldu mu?
Bu zihniyeti bir soru kalıbına sığdırsam tam olarak bu olurdu. Ulan 1400 sene olmuş hâlâ aynı soru...Bana göre suyu götünle içmiyorsan sorun olmaz ama konu o değil.
Tamamen yanlış mentor. Dinde de aynı şekilde eğitimde de hukukta da. Belki de bilerek dayatıldı. Gerçi siyasal islamcılık uygulanan bir ülkede eğitim ve hukuku alırsan geriye ne kalır. Sivrisinek gibi sokmadan önce uyuşturdular 50-60 senedir sorgulama yeteneğimizi kaybettik bireysel düşünceden çok kolektivizme yöneldik. Bizimle aynı fikirde olan konjonktüre hakim ve sorunu bizden daha iyi bir şekilde dillendiren insanların peşinden gidiyoruz. Bunun da başını genelde siyasiler, bürokratlar çekiyor. Onların da hizmet ettiği nokta belli. Çorba kaynasın.
Son olarak buraya bir şarkı bırakıyorum.
Pink Floyd - Another Brick In The Wall
Sistemin; dayatma, öğretme, zihniyet değiştirme ve zihniyetin kontrol altına alınmasını anlatan en iyi kliplerden biri. Aslında insanlığın kendine ne yaptığını anlatan bir eser. Şarkının sözlerindeki bütünlüğe bakıldığında bir yaşam serüveni vardır ve bu serüven insanın dünyaya getirilişindeki amacın ne olduğu, sonrasında ona verilen eğitimin neye hizmet ettiği ve bu eğitim sonunda biçimlendirilen insanın, yolun sonunda kendisini ne hale getirildiği anlatılır.
Dünyayı mahvetmeye devam eden insanın zihniyetidir bu. Peki bu yıkıma neden olan insanın anne karnından gelen özü müydü? Yoksa bu özün üzerine verilen eğitim mi?
Eğitim deyip geçme, şimdilerde eğitim zihniyet aşılama amacıyla kullanılıyor.
Sonumuz hayır ola...













